Lesson 1
En çok karıştırılan kelimelerden olan " make ve do " ve "lend , borrow ve loan " üzerinde duracağız.
Make :/Meyk /yapmak, meydana getirmek. Parçaları bir araya getirerek yeni bir şey üretmek, inşaa etmek
I am going to make a cake for the guests tonight. Bu akşam misafirler için kek yapacağım.
Evle alakalı işlerde de " make " kullanılabilir ;
make the bed, please. Yatağını yap , düzelt lütfen.
She will make the meal for us tonight. Bu akşam yemeği o yapacak.
Make aynı zamanda sabit değişmez ifade ve kararlarda da kullanılır
Make a suggestion / öneri yapma, getirme
Make a decision / karar verme
Make mistake / yanlış yapmak
Do : Du: / yapmak, daha çok " do " bir aksiyonu ifade eder. "do" ile yeni bir şey elde etme anlamı yoktur.
What are you going to do tonight ? Bu gece ne yapacaksın ?
Please do your homework. Lütfen ödevini yap.
Do the housework / ev işlerini yapma.
Do your job. / işini yap
Do the dishes / bulaşıkları yıkama
Lesson 2
Lend ; / lend / Ödünç vermek . Lender / ödünç veren
Birine bir nesneyi bir süreliğine başkasının kullanımına sunmaktır.
I lent him the mobile for the day. Telefonumu ona ödünç verdim.
Bankanın ödünç vermesi kar koyması ile olur.
Borrow : / borıuw / ödünç almak, borrower / ödünç alan
Bir nesneyi belli bir süreliğine başkasından alma isteği.
Can I borrow the mobile for a while ? Kısa süreliğine telefonunuzu alabilirmiyim ?
Ayrıca finansal bir kurum tarafından belli bir oran usülü , geri ödenmek üzere para verilmesidir.
She will have to borrow 50 thousand Lira for the house that she wants to buy. / Satın alacağı eve için 50 bin lira almak zorunda.
Loan / lıun /borç , ödünç verme ( AE )
Bir kurumun ya da kişinin geçici süreliğine verdiği belli bir miktar para.
The bank -loan 's interest is too high. Bu bankanın kredi / borç kar oranı çok yüksek.
Ayrıca " loan " Ame Ing'de , lend yerine de kullanılabilir ( ödünç vermek )
I loaned him the mobile phone. / Ona telefonumu ödünç verdim.