Modals
Can / Could / Be able to
" can " ;
" can / ken " in -kullanılma alanları ;
Not ; "Can "yerine " be able to " kullanabiliriz ancak " can " daha genel bir kullanımdır.
I am able to ride a bike.= I can ride a bike.
She is able to swim. = She can swim.
I wasn't able to sleep well last week. / Geçen hafta iyi uyuyamıyordum. ( " be " was olarak kullanıldı )
I used to be ble speak English well at the primary school. / İlkokulda iyi İngilizce konuşabilirdim.
1 if something is possible or allowed / Bir şey izin verilme ve mümkün olma durumunda
2 if we have the ability to do it / Yapma yeteneğimiz olduğunda
" Can / e..bilme.., a..bilme" + Fiilin yalın hali
I can see the river from my room. / Odamdan nehiri görebiliyorum.
Can I use your mobile ? My mobile is broken down! / Senin tlf'nu kullanabilir miyim ?
How many languages can you speak ? _ I can speak 3. / Kaç dil konuşabilirsin ? -3 dil
I can help you, if you like. / Eğer istersen yardım edebilirim.
can not = can't / Negative
I'm afraid I can't join the chess club this Saturday. / Korkarım .....katılamayacağım.
I can't sleep well. / İyi uyuyamıyorum.
He can't speak English well. /ingilizceyi iyi konuşamıyor.
Could
"can" in pastı olarak kullanırız;
I could see the river from my room. / Odamdan nehri görebiliyordum.
As far as I remember, I could ride a bike when I was 7./ Hatırladığım kadarıyla 7 yaşında
bisilete binebiliyordum./ Kullanabiliyordum.
I couldn't hear my teacher well at the back. / Arkada öğretmenimi iyi duyamıyordum.
When I was 15, I could run very fast.
I couldn't do anything yesterday because I was very tired.
"Could " aynı zamanda ihtimal olarak da kullanılabilir.
He could get high points in the exam . / Sınavda yüksek puan alabilir.
I could get there at any time. Oraya herhangi bir vakit varabilirim.
The story she told could be true. / Anlattığı hikaye doğru olabilir.
I think the weather could change. / Sanırım hava değişir./ Değişebilir.
As he is tired, he could sleep for hours. / Yorgun olduğundan saatlerce uyuyabilir.
Could have + fiil 3
As he was tired, he could have slept for a day. / Yorgun olduğundan birgün uyuyabilirdi. / Uyumuş olabilirdi ( Past )
It could have been better./ Daha iyi olabilirdi.
( Mümkün olan ancak gerçekleşmeyen olaylarda )
I could have studied for English last week but I didn't. / Çalışabilirdim ama yapmadım.
I think everything is good. It couldn't have been better./ Daha iyisi olamazdı.